Gölcük Belediye Başkanı: Mümkün olduğu ölçüde tüm binaların yenilenmesi gerekiyor
KOCAELİ’nin Gölcük İlçe Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, “Gölcük’te deprem sonrası ağır hasarlı olan ve orta hasarlı olup da onarım ve güçlendirilmesi yapılmayan bina bulunmuyor. Hukuken baktığımız zaman tüm binalar aslında sağlam; ama depreme hazırlık anlamında baktığımızda onarım ve güçlendirilmesi yapılan binaların ne şekilde bir performans göstereceğini bilemiyoruz. Şahsi kanaatim, mümkün olduğu ölçüde tamamının yenilenmesi” dedi.
Kocaeli’de 17 Ağustos 1999’da meydana gelen Gölcük merkezli 7.4 büyüklüğündeki depremin üzerinden çeyrek asır geçti. 45 saniye içerisinde Marmara bölgesinde yıkıma ve 17 bin 480 kişinin ölümüne, 43 bin 953 kişinin yaralanmasına neden olan depremin izleri, ilçede yapılan çalışmalarla büyük oranda silindi. Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım, ilçenin merkezinde bulunan D-130 kara yolu, caddeler ve sokakların birleştiği 36 dönüm alanda kentsel dönüşüm çalışmaları ile ilçe geneli hakkında bilgi verdi. Hem Gölcük hem de 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet dileyen Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, “Gölcük depremi, 45 saniye sürmüştü. 6 Şubat’ta meydana gelen deprem daha uzun sürmüştü ama 1 dakikalık süre binlerce insanımızın hayatını kaybetmesine, yaralanmasına, evlerini kaybetmelerine neden oluyor. Baktığımız zaman hem insan yaşamına hem de şehirlerin devam eden, süregelen planına, programına büyük tesirler meydana getiren bir afet. Bu afetin giderilmesiyle ilgili olan çalışmalar da çok uzun yıllar sürebiliyor” dedi.
‘GÖLCÜK’TEKİ YAPI STOKUNUN ÇOK ÖNEMLİ BİR KISMI YENİLENDİ’
Gölcük kent merkezinde kentsel dönüşüm projelerinin devam ettiğini söyleyen Sezer, “Şu an Gölcük merkezde, belediye binamızın hemen yanında bulunan 36 dönümlük alandaki kentsel dönüşüm çalışmalarının yanındayız. Bulunduğumuz alan 1’inci etap alan, 36 dönüm. Zemininde 2 kat otopark bulunuyor. Zemin katlarında 406 iş yeri var, üzerinde de 360 konut bulunuyor. Gölcük’te deprem sonrası ağır hasarlı olan ve orta hasarlı olup da onarım ve güçlendirilmesi yapılmayan bina bulunmuyor. Hukuken baktığımız zaman tüm binalar aslında sağlam; ama depreme hazırlık anlamında baktığımızda onarım ve güçlendirilmesi yapılan binaların ne şekilde bir performans göstereceğini bilemiyoruz. Şahsi kanaatim, mümkün olduğu ölçüde tamamının yenilenmesi. Aslında Gölcük’teki yapı stokunun çok önemli bir kısmı yenilendi. Sadece beldelerde bulunan merkezdeki binalar yenilenmedi. Bunların da sadece devlet eliyle değil, kentsel dönüşümden yararlanan vatandaşlarımızın gayretleriyle dönüştürülmesi, bu şekilde depreme hazırlık yapılması gerektiği kanaatindeyim” diye konuştu.
‘TELSİZ İLETİŞİMİNE DEVAM EDEBİLİYORUZ’
Gölcük’e yapılan yatırımlara değinen Sezer, “Kamu kurumlarının aslında depreme hazır hale getirildiğini ve büyük ölçüde depreme hazır olduğunu söylememiz bu çerçeve içerisinde mümkün. Biz de hem 6 Şubat depreminde hem de İzmir, Malatya, Elazığ depremlerinde o bölgede arama-kurtarma ve yardım faaliyetlerinde bulunduk. Gölcük Belediyesi meclis kararıyla protokol yaptığımız ve desteklediğimiz GESOTİM (Gölcük Arama Kurtarma Derneği), bu konularda faaliyetlerde bulunuyor. Yine aynı şekilde deprem anında iletişimin nasıl önemli olduğunun farkındayız. Derince bölgesine, Körfez’in kuzey tarafına yerleştirmiş olduğumuz bir röleyle bu alanın tamamıyla, Gölcük’ün tamamıyla vadiler dahil telefon iletişiminin kesilmesi halinde, telsiz iletişimine de devam edebiliyoruz. Deprem bölgesinde yapılan çalışmalara, yardımlara özellikle Gölcük, bu konuyla ilgili olan birikiminden, tecrübesinden dolayı önemli katkı sağladı” dedi.
‘EVLENMEK ÜZEREYDİM; EVİMİZ YIKILDI’
17 Ağustos 1999 depreminde yakınlarını kaybettiğini söyleyen Belediye Başkanı Sezer, “17 Ağustos 1999, o zamana kadar depremin ne olduğunu duyduğumuz, bildiğimiz ama ne derece yıkıcı olduğunun farkında olmadığımız bir depremdi. Çok sayıda akrabam ailece, çocuklarıyla beraber hayatını kaybetti. Gece yarıları arabaların farlarının ışığı altında cenazeleri defnettik. Evlenmek üzereydim; evimiz yıkıldı. Kirada olan bir bürom vardı; o büro büyük ölçüde yıkıldı. Dolayısıyla toparlanmak zaman alıyor ama şunu söyleyebilirim; netice itibarıyla kaybolan canlar geriye gelmiyor. Onun haricinde eksikliklerin, meydana gelen maddi hasarların telafisi mümkün. Şu an gördüğünüz alanda yüzlerce daire ve iş yeri vardı. Yenileri yapılıyor ve bu yapılan binanın çevresinde 18 buçuk, 24 buçuk metre derinliğinde diyafram duvarları var, ankraj yapılıyor. Zemine 6 bin 322 tane DSM kolonu, altında bir beton bir kütle oluşuyor. 17 Ağustos 1999 depremini yaşayan, şu anda da belediye başkanı olarak görev yapan biri olarak 36 dönümlük alandaki yüzlerce iş yeri ve binanın son derece sağlam, belki uzun yıllar insanları güvenle oturacakları, ticaretlerini yapacakları bir yer olduğunu bilmek büyük mutluluk veriyor” diye konuştu.
‘GÖLCÜK, GELECEĞE UMUTLA BAKIYOR’
Gölcük’ün geleceğe umutla baktığını söyleyen Sezer, “Gölcük’te 1999 depreminden sonra önemli değişiklikler oldu. Örneğin yakın zamanda Değirmendere ile Halıdere sahilden birbirine bağlandı. Orada kayık çekek yeri yapılıyor. Geçtiğimiz yıl da bir millet bahçesi yapıldı; daha önceden enkaz döküm alanıydı. Depremdeki enkazların döküldüğü alan, şu an tamamen yemyeşil bir alan haline geldi. İçerisinde öğrencilerin yer bulmakta zorlandıkları bir kütüphane yapıldı. Dolayısıyla baktığımız zaman şehir sürekli olarak gelişme gösteriyor. Gölcük, geleceğe umutla bakıyor. Netice itibarıyla kaybettiklerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Umudu yitirmeden çalışmaya devam etmek gerekir. İlçemizi, vilayetimizi ve memleketimizi her türlü doğal afetten korumasını Cenabı allah’tan niyaz ediyorum. Bize düşen her türlü tekniği, aklı, ilmi, fenni kullanarak meydana gelebilecek olan afetlere şimdiden hazır olmak ve bunun için çalışmaktır” dedi.